Şehrin elleri titriyor. “Allah’ın eli toplulukların üzerindedir.” diyordu ayet ve fakat kelâm unutulunca, güç ve kuvvet çekince elini şehirden, şehrin elleri titriyor.
Attığım her adımda hissediyorum toprağın titrediğini. Biraz sonra dayanamayıp da yıkılacakmış gibi, çekemeyecek gibi bu denli derdi. Öyle bir an gelirmiş ki dervişlerin çilelerinde, bir kıla asarlarmış değirmen taşını. İnancını bozmayan derviş kazanırmış, taş düşmezmiş, çile bitermiş. Şimdi sen ey yeryüzü, düşürecek misin bu taşı, taşıyamayacak mısın bu çileyi? Ört o zaman ağaçların üzerini, açmasın baharda çiçeklerin, umutlandırma bir daha böyle beni.
Bügücük kuşu derler bilir misin? Ayakları yukarıya, başı aşağıya gelecek şekilde kavrar dalları. Semânın üzerimize çökmesini önlediğini düşünür de ayaklarını çekerse semâ başımıza yıkılacak sanır. Küçük bir kuş semâyı tuttuğuna inanır da, sen inanmaz mısın bügücüğü tuttuğuna? Unut o zaman bütün geçmişini. O örümcek ki ağıyla korudu kutlu Nebî’yi.
Firavun’un sarayından Okumaya devam et “Şehrin Elleri Titriyor”